İsveç Parlamentosu'ndan iki milletvekili, Donald Trump yönetiminin başlattığı stratejik Bitcoin (BTC) rezervi politikasını örnek göstererek ülkenin para rezervlerinin Bitcoin ile güçlendirilmesi yönünde çağrıda bulundu. Dennis Dioukarev ve Rickard Nordin, kamu fonu harcamadan mevcut para ve altın rezervlerine Bitcoin eklenmesini talep ederken, Avrupa'da kripto para politikası konusunda yaşanan fikir ayrılıkları dikkat çekiyor.
TRUMP MODELİNİ BENİMSEYEN İSVEÇ BİTCOİN REZERVLERİNE YÖNELİYOR
İsveç'te gelişen Bitcoin rezervi tartışması, ABD'de Trump'ın başlattığı stratejik adımla paralel ilerliyor. İsveç Parlamentosu'nun iki üyesi, ulusal finans politikasında Bitcoin'in rolünün yeniden değerlendirilmesi için harekete geçti.
Trump yönetimi, Mart ayında kanun uygulayıcılar tarafından el konulan Bitcoin'lerin stratejik bir rezerve dönüştürülmesi için yürütme emri imzaladı. Bu emir, Amerika'nın mevcut Bitcoin rezervlerinin kapsamlı bir denetimini zorunlu kılıyor. BitcoinTreasuries verilerine göre ABD hükümeti 207.000 BTC ile herhangi bir egemen ulustan daha fazla Bitcoin'e sahip durumda bulunuyor.
Dioukarev, ülkesinin para rezervlerini fiat ve altının yanı sıra Bitcoin ile güçlendirmesini ve bunu kamu fonu harcamadan yapmasını önerdi. Bu öneri, küresel finansal sistemde Bitcoin'in artan önemi düşünüldüğünde dikkat çekiyor.
Rezerv varlık olarak Bitcoin'in kullanımına ilişkin tartışmalar son dönemde Avrupa genelinde tırmanışa geçti. Geçtiğimiz hafta, İsveç Parlamentosu'nun bir diğer üyesi Rickard Nordin da Bakan Svantesson'dan Bitcoin'in ülke finansmanındaki rolünü yeniden değerlendirmesini talep etti. Benzer şekilde, Çek Ulusal Bankası Başkanı Aleš Michl, ülkesinin döviz rezervlerini 7 milyar dolara kadar Bitcoin yatırımı yaparak çeşitlendirmeyi önerdi.
Ancak Avrupa Birliği içinde Bitcoin konusunda görüş birliği bulunmuyor. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, blok içindeki herhangi bir merkez bankasının bilançosuna Bitcoin eklemesinin pek olası olmadığını belirtti. Bu durum, Avrupa'nın kripto para politikasındaki fikir ayrılıklarını ortaya koyuyor.
İsveçli parlamenterlerin bu girişimi, küresel ekonomide Bitcoin'in artan önemini ve ülkelerin dijital varlık stratejilerini yeniden değerlendirme ihtiyacını gösteriyor. Önümüzdeki dönemde, diğer Avrupa ülkelerinin de benzer adımlar atıp atmayacağı merak konusu olmaya devam edecek.